21 Kasım 2011 Pazartesi

PAM.......ŞŞŞTTTT!!!

Uzun süredir yazamıyorum çünkü yazıya ''dinleyin sevgili pampişlerim'' başlığı ile başlama dürtümü tedavi etmeyi ancak başarabildim! Bu tedavi olmuş halidir kimse tek laf etmesin!
Cümleler pampiş modunda başlayınca pampiş modunda devam edecek diye korkudan öle öle, bari bir süre ara verirsem, bu durumdan paçayı kurtarırım diyerek bekledim, biraz düzeldim, ama bu sefer de, pampişsizliğin dayanılmaz ağırlığı altında, bir arkadaşımın deyimi ile "beyin ölümü gerçekleşmiş'' ülkemde herhangi bir konuda fikir belirtmenin, körler sağırlar birbirini ağırlardan öte bir anlam ifade etmediğini düşünerek hiç bir şey yazamadım.
Düzelmedim, ama insan bu, her ortama ayak uydurabilmeyi başarabilmiş evrimsel mucize misali, kendimi yine bir şeyleri yazarken buluverdim.
Bu yazının bir konusu olacak mı diyenler için, vallahi de billahi de ben de henüz bilmediğimi söyleyebilirim. Yani laf olsun torba dolsun, yazı olsun sayfa bitsin misali başladım ama nereye gider, ben giderken siz gelir misiniz, gelirseniz de umduğunuzu bulur musunuz, orası allah kerim!
Biraz ciddileşmemiz gerekirse, şu aralar Erdemin Kökenleri'' adı altında bir kitap okuyorum. Meraklısı bilir kitabın yazarı Matt Ridley, daha önce ''Genom'' adlı kitabıyla karşımıza çıkmıştır. İnsanın ne menem bir şey olduğu konusuna kafayı takmış biri olarak,( eğer ufak da olsa bir ipucu bulamazsam gözüm açık gidecek), bu amcamın kitabı benim için oldukça ilgi çekici oldu. Okuması zor, biraz bilimsel terimlerden anlamak, biraz evrim biraz antropoloji, biraz zooloji vs falan bilmek gerekiyor ki, ben kitabı çok rahat okuyabiliyorum... (anladınız siz onu!). Her ne kadar Matt Bey kitabında bilimsel araştırmalar ve çalışmalardan yararlanarak, canlıların özünde ''altruistik'' (kendinden önce başkasını düşünebilen) bir özellik olduğunu anlatmaya çalışsa da, bana her geçen gün daha da yabancı gelen bu düşünceye, ''hadi lennn!!!'' diyesim geliyor!
Hatta son zamanlarda ''empati''nin bir çiçek adı, toleransın bir çeşit motor türü, rasyonel'in de profesyonel bir dansöz adı olduğuna inanmaya başladım. Böylesi çok daha kolay, kendinizi ikna etmek için düzinelerce kitap okumaya gerek kalmıyor, biraz çevrenize bakıp, biraz da gazete okuyunca, tüm bilimsel araştırma sonuçları elde ettiğiniz gözlemin yanında solda sıfır kalıyor. Yani boşu boşuna Matt beyin yıllarca emek vererek bilimsel araştırmalardan derlediği, içinde günümüzün önde gelen bilim insanlarının bir sürü fikri, yorumu, hatta kabulu olan maddelerin yer aldığı bu kitabı kesinlikle okumayın diyorum. Değmez, uğraşmayın! Pampişsiz bir hayatın içinde kaybolup gitmeyin.
Ben dedim size, ben giderim de, siz gelirseniz neyle karşılaşırsınız bulduğunuz size yeter mi, onu bilemem diye!
Yani aranızda hala saf saf, insanın iyiliğine olan inancını yitirmemiş olanlar için şiddetle tavsiye edeceğim bu kitapta, Matt Ridley, toplumların ortaya çıkış nedeni olarak akıl ve vicdan gibi, son derece değişken özelliklerimizin değil de, varolabilmek için gerekli milyonlarca yıllık genetik programımız olduğunu söylerken, aslında biraz o muhteşem zekamıza da bel altı vurmuş oluyor. Olsun, biz yine de pampişliğimizle çok mutluyuz, gerisi vız gelir, tırs gider vallahi...
Hani bu ne alaka şimdi diyenlere de son sözüm, ben size cenneti vaadetmemiştim ki zaten!